M
MeLiS
Ziyaretçi
........"
CÖMERTLİĞİN BÖYLESİ
Bir gün, hazret-i Ebu Bekir ile hazret-i Ali
mescid-i şerifte oturuyorlardı.
O esnada biri girdi içeri.
Ancak hazret-i Ali’yi görünce adamın rengi kaçtı birden.
Mahcup bir vaziyette çöküverdi oracığa.
Hazret-i Ebu Bekir, merakla hazret-i Ali’ye döndü:
- Ya Ali! Şu adamı tanıyor musun?
- Evet, tanıyorum.
- Seni görünce mahcup oldu. Acaba neden dersin?
Aliyyül Mürteza tahmin etmişti:
- Bana borcu var. Belki ondandır.
Hazret-i Ebu Bekir kalktı ve gitti o adamın yanına:
- Hayırdır, neyin var senin?
- Yok bir şey ya Eba Bekr.
- Var var, Ali’yi görünce mahcup oldun. Neden?
- Ona borcum var da.
- Ne kadar?
- Yirmibin akçe.
- Ödeyemiyor musun?
- Hayır, yoksa bir saat geciktirmem.
Hazret-i Ebu Bekir üzülmüştü.
Sevindirmek istedi o kimseyi:
- Dinle, sana bir teklifim var.
- Buyurun.
- Borcunu ben öderim, ama bir şartla.
- Sahi mi, her şarta razıyım.
- Pekala, “Fatiha” nın yarısını oku. Sevabını bana hediye et.
Adam çok sevindi.
Dediğini yapıp, sevabını bağışladı Ona.
Hazret-i Ebu Bekir, ona yirmibin akçe verip, tekrar rica etti:
- Diğer yarısını da okur musun.
Adamcağız;
- Okurum, dedi.
Ve okuyup bağışladı sevabını Ona.
Hazret-i Ebu Bekir yirmibin akçe daha verdi.
Adam sevinçten uçuyordu.
Fatiha okumak ölümden başka her derde devadır inşaAllah.
Suya okuyup 7 Fatiha şifa niyetine içilir yetki inanın ağrıyan yerinize besleme ile okuyun şifadır inşaAllah
Fatihanın sevabı, bu kadar faziletli
Fatiha suresi, Kur'anın özetidir
Ahirete göçmüş olan, tüm geçmişlerimize fatihalar göndererek, onlarıda sevindirelim.
CÖMERTLİĞİN BÖYLESİ
Bir gün, hazret-i Ebu Bekir ile hazret-i Ali
mescid-i şerifte oturuyorlardı.
O esnada biri girdi içeri.
Ancak hazret-i Ali’yi görünce adamın rengi kaçtı birden.
Mahcup bir vaziyette çöküverdi oracığa.
Hazret-i Ebu Bekir, merakla hazret-i Ali’ye döndü:
- Ya Ali! Şu adamı tanıyor musun?
- Evet, tanıyorum.
- Seni görünce mahcup oldu. Acaba neden dersin?
Aliyyül Mürteza tahmin etmişti:
- Bana borcu var. Belki ondandır.
Hazret-i Ebu Bekir kalktı ve gitti o adamın yanına:
- Hayırdır, neyin var senin?
- Yok bir şey ya Eba Bekr.
- Var var, Ali’yi görünce mahcup oldun. Neden?
- Ona borcum var da.
- Ne kadar?
- Yirmibin akçe.
- Ödeyemiyor musun?
- Hayır, yoksa bir saat geciktirmem.
Hazret-i Ebu Bekir üzülmüştü.
Sevindirmek istedi o kimseyi:
- Dinle, sana bir teklifim var.
- Buyurun.
- Borcunu ben öderim, ama bir şartla.
- Sahi mi, her şarta razıyım.
- Pekala, “Fatiha” nın yarısını oku. Sevabını bana hediye et.
Adam çok sevindi.
Dediğini yapıp, sevabını bağışladı Ona.
Hazret-i Ebu Bekir, ona yirmibin akçe verip, tekrar rica etti:
- Diğer yarısını da okur musun.
Adamcağız;
- Okurum, dedi.
Ve okuyup bağışladı sevabını Ona.
Hazret-i Ebu Bekir yirmibin akçe daha verdi.
Adam sevinçten uçuyordu.
Fatiha okumak ölümden başka her derde devadır inşaAllah.
Suya okuyup 7 Fatiha şifa niyetine içilir yetki inanın ağrıyan yerinize besleme ile okuyun şifadır inşaAllah
Fatihanın sevabı, bu kadar faziletli
Fatiha suresi, Kur'anın özetidir
Ahirete göçmüş olan, tüm geçmişlerimize fatihalar göndererek, onlarıda sevindirelim.