DeNiZ
Yönetim
Kateşinler bağışıklık fonksiyonunu geliştiriyor, ancak siyah çayın geçtiği fermantasyon süreci birçok kateşini yok ediyor. Yeşil çay ise buharda pişiriliyor ve fermente edilmiyor, böylece kateşinler korunuyor. Yapılan çalışmalar, yeşil çayda bulunan çay kateşinlerinin grip ve bazı soğuk virüslerin çoğalmasını önleyebileceğini ve bağışıklık aktivitesini artırabileceğini göstermiş. Yeşil çayın aksine, siyah çayın fermentasyonu sonucu ortaya çıkan theaflavinlerin bağışıklığı desteklediği ifade ediliyor.
Midye
Midye ve karides gibi bazı kabuklu deniz ürünleri çinkodan zengin besinlerden. Diğer birçok vitamin ve mineral kadar ilgi görmeseler de aslında bağışıklık hücrelerimizin çalışabilmesi için vücudumuzun çinkoya ihtiyacı var.
Günlük çinko gereksinimi yetişkin erkek için 11 mg, yetişkin kadın için 8 mg'dır. Ancak dikkat! Vücutta çinko fazlalığı tam aksine bir etki göstererek bağışıklık sisteminin işlevini önleyebiliyor.
Zencefil
Zencefil içeriğindeki mangan ile vücuttaki iltihabı azaltmaya, mide bulantısını gidermeye yardımcı olabiliyor ve kronik ağrıyı azaltabiliyor.
Antienflamatuar ve anti kanser etkilerinin yanında, B6 içermesi dolayısıyla bağışıklığı destekliyor.
Zerdeçal
Körinin temel bileşeni olan bu parlak sarı renkteki acı baharat, hem osteoartrit hem de romatoid artrit tedavisinde yıllardır bir anti-enflamatuar olarak kullanılıyor.
Zerdeçala kendine özgü rengini veren yüksek konsantrasyonlardaki curcumin, egzersizlere bağlı kas hasarını azaltmaya da yardımcı olabiliyor. Zerdeçal içerdiği curcumin ile aynı zamanda bağışıklık güçlendirici ve antiviral besin olarak da umut vaat ediyor.
Bağışıklık sisteminin güçlü savaşçıları:
Prebiyotik ve probiyotik besinler Bağırsaklar bağışıklık aktivitesinin ve antimikrobiyal proteinlerin üretiminin önemli bir bölgesini oluşturuyor. Prof. Dr. Tevfik Rıfkı Evrenkaya beslenme şeklimizin bağırsaklarımızdaki mikropları belirlediğine dikkat çekerek, “Bol miktarda meyve, sebze, kepekli tahıllar ve baklagiller içeren yüksek lifli bitkilerden zengin bir beslenme alışkanlığı, faydalı mikropların çoğalmalarını ve korunmalarını destekliyorlar. Bu besinlere prebiyotik, besledikleri mikroorganizmalara da probiyotik adı veriliyor” diyor. Kefir, yoğurt, fermente sebzeler, lahana turşusu, soya, kombucha çayı, kimçi (Kore turşusu) probiyotik besinlerden. Sarımsak, soğan, pırasa, kuşkonmaz, yerelması, karahindiba, muz, deniz yosunu, fasulye ve tam tahıllar prebiyotik besinler arasında yer alıyorlar.