DeNiZ
Yönetim
İnsan beyni kullanım açısından sağ ve sol beyin olmak üzere 2 bölümden oluşur.
Hakk, sol beynin gelişimine izin vermezken, sağ beyin gelişimine ergenlik çağı sonuna kadar izin vermiştir.
Sol beyin akadamik başarıdır. Matematik Türkçe, sınavlar sol beyine verilen görevlerdir. Sağ beyin hem dünya hem ahiret başarısıdır. Karakter, güzel ahlak, vicdan, merhamet, duygular, samimiyet, takva sağ beyine verilen görevlerdir.
Sağ beyin ergenliğe kadar çimentodur. Her şekle sokulabilir. Üzerine yazılar yazılıp silinebilir. Ergenlik sonrası sağ beyin artık bir betondur. Ne şekli değişir. Ne de üzerine yazılar yazılıp silinebilir
Sol beyin doğuştan bir beton bloktur. Şekli büyüklüğü değişmez.
Ergenlik anlam olarak Hakk’ın sağ beynin gelişiminin tamamlandığını gösteren bir “ Tamam mührüdür”. Mühürden önce birey sevap günah ve dini görevlerden sorumlu tutulmamış, mühürle birlikte sağ ve soluna melekler konularak üzerinde ismi yazılan amel defteri kendisine teslim edilmiştir.
Cenab-ı Hak ergenlik öncesi insanın kaderini anne, baba ve topluma bırakmıştır. Ergenlik sonrası ise kaderin değişim yetkisini insanlardan alarak kulun çabasına göre kendi insiyatifine almıştır.
Bu açıdan dünyada doğan her çocuk tamamlama mührü yani ergenlik öncesi müslüman olarak kabul edilmiştir. Ergenlik öncesi her ölen çocuk katolik ailenin çocuğu da olsa cennete koşulsuz kabul edilmiştir.
Sağ beyin hem dünya hem ahiret hayatı için, sol beyin ise sadece dünya hayatı için sınav yeri olarak yaratılmıştır.
Sağ beyine şeytan müdahale edemez. Şeytanın müdahale etmeye, yoldan çıkamaya çalıştığı sol beyindir. Sağ beyin ruha, sol beyin nefse bağlıdır.
Sağ beyin eğitim, sol beyin öğretimdir. Ülke olarak en büyük yanlış tamamlama mührü öncesi yani ergenlik öncesi eğitim öğretim sol beyin ağırlıklı bir sistem üzerinedir.
Sol beyin treni hiç bir zaman kaçmaz. Her zaman her yaşta binilebilir. Ancak sağ beyin treni ergenlikle birlikte kaçar. Kaçtığında merhamet, vicdan, güzel ahlak, samimiyet, takva treni de kaçar ve asla bir daha da binilemez.
Atalarımız “Ağaç yaş iken eğilir” sözünü bu sebeplerden söylemişlerdir..
Hakk, sol beynin gelişimine izin vermezken, sağ beyin gelişimine ergenlik çağı sonuna kadar izin vermiştir.
Sol beyin akadamik başarıdır. Matematik Türkçe, sınavlar sol beyine verilen görevlerdir. Sağ beyin hem dünya hem ahiret başarısıdır. Karakter, güzel ahlak, vicdan, merhamet, duygular, samimiyet, takva sağ beyine verilen görevlerdir.
Sağ beyin ergenliğe kadar çimentodur. Her şekle sokulabilir. Üzerine yazılar yazılıp silinebilir. Ergenlik sonrası sağ beyin artık bir betondur. Ne şekli değişir. Ne de üzerine yazılar yazılıp silinebilir
Sol beyin doğuştan bir beton bloktur. Şekli büyüklüğü değişmez.
Ergenlik anlam olarak Hakk’ın sağ beynin gelişiminin tamamlandığını gösteren bir “ Tamam mührüdür”. Mühürden önce birey sevap günah ve dini görevlerden sorumlu tutulmamış, mühürle birlikte sağ ve soluna melekler konularak üzerinde ismi yazılan amel defteri kendisine teslim edilmiştir.
Cenab-ı Hak ergenlik öncesi insanın kaderini anne, baba ve topluma bırakmıştır. Ergenlik sonrası ise kaderin değişim yetkisini insanlardan alarak kulun çabasına göre kendi insiyatifine almıştır.
Bu açıdan dünyada doğan her çocuk tamamlama mührü yani ergenlik öncesi müslüman olarak kabul edilmiştir. Ergenlik öncesi her ölen çocuk katolik ailenin çocuğu da olsa cennete koşulsuz kabul edilmiştir.
Sağ beyin hem dünya hem ahiret hayatı için, sol beyin ise sadece dünya hayatı için sınav yeri olarak yaratılmıştır.
Sağ beyine şeytan müdahale edemez. Şeytanın müdahale etmeye, yoldan çıkamaya çalıştığı sol beyindir. Sağ beyin ruha, sol beyin nefse bağlıdır.
Sağ beyin eğitim, sol beyin öğretimdir. Ülke olarak en büyük yanlış tamamlama mührü öncesi yani ergenlik öncesi eğitim öğretim sol beyin ağırlıklı bir sistem üzerinedir.
Sol beyin treni hiç bir zaman kaçmaz. Her zaman her yaşta binilebilir. Ancak sağ beyin treni ergenlikle birlikte kaçar. Kaçtığında merhamet, vicdan, güzel ahlak, samimiyet, takva treni de kaçar ve asla bir daha da binilemez.
Atalarımız “Ağaç yaş iken eğilir” sözünü bu sebeplerden söylemişlerdir..