Kendinize soracağınız ilk soru şudur:
Yiyerek ve hakederek mi kilo alıyorum?
Eğer böyle bir durum varsa sebebi duygularınızdır. Bir nevi kötü duygulardan kaçmak için yiyeceklere sığınmak. Bu durumda “kilo-iştah demosunda” yaptığımız gibi çalışmalıyız.
Yoksa fazla yemediğim halde mi?
Böyle bir durumda bilinçaltınız yaşadığınız bir travmaya yönelik sizi güvende tutmak için kilo vermenizi engelliyor olabilir. Burada “doğru travmayı” bulup MKB sistemiyle çalışma yapmalıyız.
Peki bir anda kilo almaya başladığınız bir dönem oldu mu?
Evli ve çocuklu kadınların çoğunda hamilelik tabii ki böyle bir dönemdir ama ben travmatik bir dönemden bahsediyorum. Belki taşındınız, belki terk edildiniz, belki bir yakınınızı kaybettiniz, belki de kendinizi çok yalnız hissettiğiniz bir dönem yaşadınız.
GERÇEKTEN BÖYLE BİR DURUMDAN SONRA KİLO ALDIĞINIZI HATIRLIYORSANIZ, O TRAVMATİK DÖNEMİN ÜZERİNDE ÇALIŞMALISINIZ.
Diğer bir olasılık da şu: Eğer hayatınızda geleceğinizden, varlığınızdan, ekonomik durumunuzdan şüphe ve endişe duyduğunuz zamanlar olduysa, bu durum da “ödem sendromunu” aktif hale getirebilir. Hayatınızdan, geleceğinizden korkmayı bırakırsanız üzerinizdeki kiloyu hızlı bir şekilde atabilirsiniz!
Başka bir olasılıksa vücudunuz bir psikolojik nedenden dolayı kiloyu üzerinizde tutma ihtiyacı yaşıyor olabilir mi?
Mesela, çok sıska ve cılızdınız. Yeni bir işe başladınız, oradaki makamı, koltuğu, pozisyonu dolduramayacağınızı düşündünüz. Ya da mahallede, sinemada, okulda büyük bir kavgaya karıştınız, beyniniz sizi daha “iri” yaparak daha iyi savunacağına karar verdi. Travmayı bulun ve temizleyin.
Tiroit bezlerinin yavaş çalışması, insülin direnci ve polikistik over kilo sorunlarında sıkça görülen nedenlerden biridir. Bu sorunlarla ilgili travmaları temizlerseniz çok şaşırabilirsiniz.
Yiyerek ve hakederek mi kilo alıyorum?
Eğer böyle bir durum varsa sebebi duygularınızdır. Bir nevi kötü duygulardan kaçmak için yiyeceklere sığınmak. Bu durumda “kilo-iştah demosunda” yaptığımız gibi çalışmalıyız.
Yoksa fazla yemediğim halde mi?
Böyle bir durumda bilinçaltınız yaşadığınız bir travmaya yönelik sizi güvende tutmak için kilo vermenizi engelliyor olabilir. Burada “doğru travmayı” bulup MKB sistemiyle çalışma yapmalıyız.
Peki bir anda kilo almaya başladığınız bir dönem oldu mu?
Evli ve çocuklu kadınların çoğunda hamilelik tabii ki böyle bir dönemdir ama ben travmatik bir dönemden bahsediyorum. Belki taşındınız, belki terk edildiniz, belki bir yakınınızı kaybettiniz, belki de kendinizi çok yalnız hissettiğiniz bir dönem yaşadınız.
GERÇEKTEN BÖYLE BİR DURUMDAN SONRA KİLO ALDIĞINIZI HATIRLIYORSANIZ, O TRAVMATİK DÖNEMİN ÜZERİNDE ÇALIŞMALISINIZ.
Diğer bir olasılık da şu: Eğer hayatınızda geleceğinizden, varlığınızdan, ekonomik durumunuzdan şüphe ve endişe duyduğunuz zamanlar olduysa, bu durum da “ödem sendromunu” aktif hale getirebilir. Hayatınızdan, geleceğinizden korkmayı bırakırsanız üzerinizdeki kiloyu hızlı bir şekilde atabilirsiniz!
Başka bir olasılıksa vücudunuz bir psikolojik nedenden dolayı kiloyu üzerinizde tutma ihtiyacı yaşıyor olabilir mi?
Mesela, çok sıska ve cılızdınız. Yeni bir işe başladınız, oradaki makamı, koltuğu, pozisyonu dolduramayacağınızı düşündünüz. Ya da mahallede, sinemada, okulda büyük bir kavgaya karıştınız, beyniniz sizi daha “iri” yaparak daha iyi savunacağına karar verdi. Travmayı bulun ve temizleyin.
Tiroit bezlerinin yavaş çalışması, insülin direnci ve polikistik over kilo sorunlarında sıkça görülen nedenlerden biridir. Bu sorunlarla ilgili travmaları temizlerseniz çok şaşırabilirsiniz.