İçten ve Karışık

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan BiRi
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Daha kötü ne olabilir ki dediğim zaman evren şov yapmaya başlıyor.
 
“Yanında huzur bulduğunuz insanlar servetinizdir.”
 
Gün geliyor, bin adım attığın yolda bir adım daha atmayı kendine yediremeyip dönüyorsun. Her şey bir yere kadar, sevgi bile.
 
Bazı insanların hayatımda koyduğum yeri o kadar büyüktü ki, içim ne zaman daralsa, ne zaman sendelesem düz yolda, onlara bir şey oldu sanırdım. İnsanlara gereğinden fazla anlam yüklemişliğimin ağırlığındanmış hepsi, geç farkettim. Kaldıramadım.
 
Sen gelmek isteseydin,
o sokakların hepsi bana çıkardı.
 
“Seni dünyaya bağlayan insanı bulduğunda farklı biri oluyorsun. Daha iyi biri...”
 
“Anlayacaksın,
anlayacaksın da,
çok geç olacak.”
 
“Yüz kere yere düşmüş olayım, yine de başkalarına çelme takan bir insan olmayacağım. Ben kazanan değil, insan olmak istiyorum.”
 
"Beni kalbinde öldürsen de,
Hala her şarkımı sana yazarım.."
 
Fesleğen bile dokunmadığın sürece kokusunu yaymıyor etrafına. Sevdiklerinizin yüreğine dokunun.
 
Dedem hep şöyle derdi; “ve insanlar, tercihleri ile kaderlerini imzalarlar.”
 
Oyun bitti.. sevildiğini gördün.. unutulduğunu izle..
 
Kendini yıpratma. Çünkü kimse bu duruma, senden daha çok üzülmüyor. Kimse senden daha önemli ve değerli olmamalı. Acını çek ama kendi içinde, kimseye belli etmeden. Çünkü insanlar acını bile kullanırlar. Düzen bozuk ama sen doğru kal hep.
 
İçinde seni sancıdan kıvrandıran şeyi o kadar net bilip de, kimseye anlatamamak, boşaltamamak içini, bundan sebep kimseye yanaşamamak çok ağır. İçimdeki bu kiri sıyırıp atmanın bir çaresi elbette vardır ama bulamıyorum.
 
Nazım Hikmet'in mektubunda Piraye'ye dediği gibi; "Senin bana nasip olman şahsi hayatımın en değer biçilmez talihidir."
 
Belki de tam zamani, Ansızın bir şarkı çalmalı Bilindik bir film gösterime girmeli Tanıdık insanlarla karşılaşmalıyım Eski günlere dair bir şeyler hatırlamalıyım Gülümsemenin zor olamadığı şeyleri Sarhoş, aşık ve yahut bir kaçık gibi hissetmeliyim Gün boyunca, gece yarısı, uyurken bile; Aklımdan çıkmamalı, Defalarca tekrarlamalıyım Yaşamın hüzünden ibaret olmadığını Yaşamın hüzünden ibaret olmadığını.
 
Kelimeler yalnızlığı anlattı ve yalnızlığın içinde eriyip kayboldu. Yalnız kelimeler acıyı dindirdi ve kelimeler insanın aklına geldikçe yalnızlık büyüdü, dayanılmaz oldu. Tutunamayanlar, Oğuz Atay
 
Bazen kendime bile tahammülüm olmazken, kişiliği oturmamış kocaman insanlara tevazu göstermemi bekliyorlar. Sizi bilmiyorum ama benim bu dünyaya geliş amacım hastalıklı duygulara anlayış göstermek değil. Mantığımın ve kalbimin anlamlandıramadığı her şey benim için yok hükmündedir.
 
Solgun bir gül oluyorsun. Dokununca... İşte, tam da "Nesin sen?" diye sorarken soluyorsun. Düşünmem gerek. Düşünürken de solacaksın, değil mi? Yine de devam edeceğim. Sen böylesin, ben de buyum çünkü. Benim dokunan, soran, düşünen inatçı bir tarafım, seninse her defasında solan bir tabiatın var... Ben, sen solduğun için mi böyleyim; sen, benim yüzümden mi soluyorsun? Dokununca? Soruyorum! Neyse... Biraz daha düşüneyim.
 
Demek hala o var kalbinde
Öyleyse vazgeçiyorum harbimden
Çok yorduğumun farkındayım
Sonsuza dek bensiz kal, dinlen.