Sen koştun diye, her yolun sonu olmak zorunda değilmiş. Sen sevdin diye, her çiçek açmak zorunda değilmiş. Sırf sen güldün diye, gülmek zorunda değillermiş. Ağladığın anlarda yanında kimse yoksa, ruhunda kendi elin varmış. Kimsesizmişim yalnızmışım sokağın ortasında kalakalmışım ve adımlarını takip edecek kimsem yokmuş. Ki, kimse de adımlarını takip edeyim diye önümde de yürümezmiş zaten. Her insan maviye birkaç şey sığdırabilirmiş ve kimse, siz ağlarken yanınızda olmak zorunda değilmiş. Ayazda kalsam, kimse kapısını açmazmış ve kimseden bana ev olmasını isteyemezmişim. Korkmak kötü bir şey değilmiş. Her insan korkarmış. Muhtaç olduğum suda boğulabilirmişim. Sevebilirmişim, gülüp, ölebilirmişim. Öldüğüm kadar gülüp, güldüğüm kadar ölebilirmişim. Kaçabilirmişim, koşabilirmişim. Ağlayarak uyandığım gecelerde, yanımda birinin olmamasına kırılamazmışım. Ben buymuşum. Kararsızlıklar içimi bitirebiliyormuş. Sustuğum da, konuştuğum da bana yaraymış. Susup , ağzımı açmayabilir; konuşup, susmayabilirmişim. Ben yenilebilirmişim ama ben, böyle olduğum müddet hiç yenemezmişim...